23 Mayıs 2010 Pazar

Anna Karenina İlkesi

Dünyanın en güzel cümlelerinden biriyle başlar Anna Karenina:

"Все счастливые семьи похожи друг на друга, каждая несчастливая семья несчастлива по-своему."

Rusçam kullanmaya kullanmaya bayağı zayıfladı ama hala bu cümledeki güzelliği anlayabilecek kadar Rusça biliyorum. Yine de İngilizcesini de yazayım:

"All happy families resemble one another; each unhappy family is unhappy in its own way."

Maalesef bu cümlenin Türkçesi aynı güzelliği, tadı, lezzeti vermiyor. Son kısmında bir bozulma oluyor:

"Tüm mutlu aileler birbirlerine benzer; her mutsuz ailenin mutsuzluğu kendine hastır."

Ben uzun süre bu cümlenin ne anlama gelebileceğini, büyük ustanın burada ne demek istemiş olabileceğini tahmin etmeye çalıştım. Pek başarılı olamadım.

Sonra bir gün, hiç beklemediğim bir yerden gelen yardımla ancak anlayabildim. Jared Diamond'ın o muhteşem Guns, Germs and Steel adlı kitabında Anna Karenina ilkesinden bahsediliyordu.

Bazı toplumların neden uygarlık seviyesine çıkamadıkları veya daha gelişmiş bir toplumsal yapı oluşturamadıklarını soran Diamond, buna karşılık kimi toplulukların ise daha gelişmiş yapılar ortaya koyabildiklerini belirtiyor. Sebebini de Anna Karenina ilkesiyle açıklıyor. Şöyle:

Bir uygarlığı kurmak ve onu geliştirmek için çok sayıda bileşene ihtiyaç vardır. Nüfus, iklim, toplumsal örgütlenme, coğrafi konum, diğer topluluklarla iletişimde bulunma sıklığı vs. Bunlardan bir tanesinin bile eksik olması, o insan topluluğunun mevcut durumunu aşıp da eşik atlamasına engel oluşturuyor. Halbuki, bu şartların tamamını yerine getiren veya sağlayan topluluklar ancak medeniyet eşiğini geçebiliyorlar.

Yani, tüm mutlu aileler birbirine benziyor çünkü mutlu olmak için ailenin birçok şeye birden ihtiyacı var: para, çocuklar, karı-kocanın birbirine iyi davranması, karşılıklı anlayış, uyum, sadakat vs. Bunların hepsini yerine getiren aileler hem mutlu oluyor, hem de birbirlerine benziyor.

Öte yandan her bir mutsuz aile farklı nedenlerle eksiklik yaşıyor. Bu yüzden her birinin mutsuzluğu kendine has. Parası olanda sadakat olmuyor, sadık olanda çocuk olmuyor filan.

Büyüksün Tolstoy!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder