16 Mayıs 2010 Pazar

Karl Marx Fenerbahçeli miydi?

Bugün (16 Mayıs 2010) Türk Futbolu'nda büyük bir komedinin, bir kepazeliğin yaşandığı bir gün olarak kayıtlara geçecek.

Hem kendi evinde oynuyorsun, hem de on küsur sene önce, Trabzon'da 1-0 yenik duruma düşmüşken 1-2 maçı kazanıp Trabzonspor'u şampiyonluktan etmiş ve onun yerine sen şampiyon olmuşken, tüm Trabzon şehrinin, cümle Trabzonsporlu'nun Fener'e diş bilediğini ve o meş'um günün rövanşı için fırsat kolladığını biliyorsun.

Sana Trabzonspor'u evinde yenmek düşüyor. Yenersen, Bursa Kartal'ı yenmiş mi, yenmemiş mi bakmadan şampiyon olacaksın. Bir de üstüne üstlük, güzel oynayıp 1-0 öne de geçiyorsun.

Derken, berabere bitiyor maç, Bursa da Beşiktaş'ı yendiği için şampiyonluk parmaklarının arasından kayıp, Bursa'ya gidiyor.

Yahu siz bu filmin bir önceki versiyonunu 2006'da seyretmemiş miydiniz? Denizli'deydi hani....

İnsan akıllanır; bir ders çıkarır.

Haydi ilk seferi bir trajedi idi. Ama ya bu ikincisi?

Karl Marx üstad-ı azam ne buyurmuşlar 18 Brumaire'de?

"History repeats itself; first as a tragedy, second as a farce."

Evet, buna fars denir; komediden bile öte.

Fener şampuan oldu; yine!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder